41. Altın Kelebek Ödülleri Pazar gecesi sahiplerini buldu. Mükemmel hazırlanılmış bir geceydi demek çok isterdim ancak, ne yazık ki bunu demem mümkün olmayacak; zira herhangi bir ödül töreninden hiç bir farkı yoktu. Böyle önemli bir ödülün ağırlığına yaraşır bir gece, ne yazık ki organize edilememişti...
Öncelikle kırmızı halı faslından başlayalım ve baştan da belirteyim; Cengiz Semercioğlu ve Ömür Gedik dışındaki, kırmızı halı sunucuları gerçekten çok vasattı. İsimlerini not etme gereği bile duymamışım siz düşünün. Sürekli konukları sıkıştırmaya çalışmak, ödül gecesi formatından uzaklaşılıp, amatörce magazinel sorular sorulması ve rahatsız olunduğu bilindiği halde birkaç ismin özel yaşamına dair söylemler sarfedilmesi gerçekten rahatsız ediciydi ve Pazar akşamı dünkü yazımı yazacağımdan, izleyemediğim ama kaydettiğim yayının birçok böyle sahnesinde yayını ileri almak zorunda kaldım. Cengiz Semercioğlu ve Ömür Gedik'i dediğim gibi muaf tutuyorum. Onlar da olmasa herhalde, o faslı al çöpe at yani...
Kırmızı halı da şaşırdığım tek nokta, o an canlı yayında denk geldiğim; Nebahat Çehre'nin Kara Para Aşk dizisinden ayrıldığını açıklaması oldu. Dizide ki sahnenin devamında ölmeyeceğini düşündüğüm karakterin; bu şekilde öleceğini öğrenmek ve deyim yerindeyse sitem edercesine, Çehre'nin yazılan karakteri sevmediğini belirtmesi beni oldukça şaşırttı. Aslında, sayın Çehre'nin oynadığı Zerrin karakterinin, Aşk-ı Memnu ve A.Ş.K. dizilerinde hayat verdiği karakterlerden çok da farkı yoktu. Bu yüzden de zaten bence asıl sorun, karakteri sevmemesi değil; karaktere az rol yazılmasıydı. E yani Muhteşem Yüzyıl'daki rolünün ardından ikinci plana atıldığı bir projede yer almak üzmüştür normal ama heyecanla karaktere ne olacağını bekleyen diziyi sevenler için bu açıklama hayal kırıklığıydı...
Kırmızı halı faslından sonra ödül töreni canlı olarak yayınlanmaya başladı. Hakkını yemeyeyim, sahne çok iyi hazırlanmıştı ve sahnenin ortasına konuşlandırılmış devasa Altın Kelebek Ödülü gerçekten çok şıktı. Sayabileceğim iyi yönler bununla sınırlıydı zaten. Sunucular da, Mete Horozoğlu ve Nefise Karatay'dı. Nefise Karatay'ın sunduğu gerçekten kaliteli bir yapım olan Afiş programındaki performansı sebebiyle, sunumda problem yaşamayacağını düşünüyordum. Keza öyle de oldu. Gerçekten üzerine düşen görevi başarılı bir şekilde gerçekleştirdi. Ancak, aynı şeyi Mete Horozoğlu için söylemem mümkün olmayacak... Törenin başladığı andan itibaren sürekli, altta onun gülme efektini duymaktan gerçekten çok rahatsız oldum. Bunun yanında, özellikle törenin yarısından sonra amiyane tabirle; sıkıldığını sürekli dile getirmesi gerçekten hoş değildi. Bir de kendini alkışlatmak için, "sunuculuğu başaramadığını ve nasıl onu seçtiklerine dair" mütevazilik(!) sahnelediği an vardı ki içimden; "hakkında ne güzel tespitlerde bulunuyorsun" demekten kendimi alamadım!.. Kabul edilmeli ki gerçekten başarılı bir oyuncu Horozoğlu ama bir insan her konuda başarılı olamaz ve ne yazık ki o da, sunuculuk konusunda başarısız bir gece geçirdi.
Gecenin sponsoru, 25. yılını kutlayan Magnum'du. Magnum'un da bu gece için davet ettiği, aynı zamanda reklam yüzü de olan isim Jessica Alba'ydı. Gecenin başında çok güzel bir konuşma yapan Alba'yı, bir ödül verirken görmek isterdim açıkçası. Özellikle, iki kez sahneye çıkıp ödül veren isimlerden birinin yerine, o ödül verebilirdi. Gecenin onur konuğunun 3-4 dakikalık bir konuşma için orada bulunması bence yersizdi...
Ödüllerden bahsedelim biraz da, yazımın sonunda ödül alanların tam listesini vereceğim ancak; birkaç isme özellikle değineceğim...
Ödüller verilirken, diğer adayların kim olduğunu; törenin öncesinde oylamaya katılanlar dışında kimse bilmiyordu. Zira, töreni organize eden ekip, ödülü alanların hangi isimler arasından seçildiğini göstermek tenezzülünde bulunmamışlardı. Hele hele Arkadaşım Hoşgeldin'e "En iyi komedi dizisi" ödülü vermek neyin kafasıydı hiç bilmiyorum. 4 başrollü bir dizi, seyirci de yan roller... Komik, hem de ironik...
En iyi kadın haber sunucusu ödülünü alan Nazlı Çelik'in konuşması çok etkileyiciydi. Babasına ithaf ettiği ödülü ve onun mücadelesini dolu dolu gözlerle anlatışı kalbimi ısıttı...
En iyi erkek haber sunucusu ödülünü alan İrfan Değirmenci'nin konuşması da çok etkileyiciydi. O konuşmayı bir de kağıttan yapmasaydı, daha etkileyici olurdu ama verdiği mesajlar çok güzel ve yerindeydi.
Ödül alacağı sırada, salonda bulunmak yerine dışarıda lak lak yapan Duman grubuna ise, bu yaklaşımı hiç yakıştıramadım. Onların gelmediği sanılarak tam ödüller, içeri gönderiliyordu ki; koşa koşa merdivenleri aşıp sahneye geldiler. Bunun yanında, grubun solisti Kaan Tangöze'nin hafif alkollü olduğunu hissettim. Zira, ne ödülü aldıklarından dahi bir haberdi. Kısacası o gece için asla gözükmemesi gereken bir sahneydi. Sadece sosyal mesaj vererek gönülleri fethetmek yetmiyor, biraz da bulunulan ortama saygı göstermek gerekirdi.
Gelelim bomba anlara... Sinan Akçıl resmen ödül gecesini, ilan-ı aşk gecesine çevirdi. Ebru Şallı'ya piyano başında ilan-ı aşk eden Akçıl'ın, piyanodan kalkınca yaptığı ilk iş ise yanına gidip Ebru Şallı'yı üç kez alnından öpmekti... Şarkı boyunca, sahnede diz çökmeler, öpücük atmalar derken; aşka bezendik hafiften(!). İlk zamanlarında, herkesten köşe bucak ilişkilerini saklamaya çalışırken şimdi bu göze sokma niyeydi bilemedim...
En iyi fantezi müzik kadın solist ödülünü alan Sibel Can ise sosyal medyanın en çok konuşulanlarındandı. Giydiği kıyafetle ama daha çok kafasına taktığı bandanayla, Rihanna'ya benzemek isterken; Emine Beder'e benziyor analizi, hakkında yüzlerce yorum yapılmasına sebep olmuştu. Açıkçası haksız da değillerdi. Gerçekten o haliyle Sibel Can, Emine Beder'e oldukça benziyordu...
Bunun dışında dikkatimi çeken bir nokta da, Mehmet Ali Erbil'in ödül vermek için sahneye çıktığı sırada Nefise Karatay'la oldukça mesafeli durmalarıydı. Geçmişte bir birliktelik yaşayan ikilinin, anlaşılan arası yaşadıkları olaylardan sonra hiç düzelmemişti...
Nefise Karatay'ın sunuculuğunu yaptığı törenden, ödül alması da ayrı bir ilginçti. Afiş programıyla, En iyi kültür-sanat programı ödülünü alan Nefise Karatay'ın bir taşla iki kuş vurduğunu söylesem pek de abartı olmaz...
Ozan Doğulu, Kenan Doğulu ve Ajda Pekkan'ın mükemmel showu da görülmeye değerdi. Bunun yanında çok sevdiğim Gökçe'nin oldukça vasat bir performansla sahne almasına çok üzüldüm. Hem kıyafeti hem de, gece için seçtiği şarkılar pek olmamıştı...
Sonunda, Mete Horozoğlu'nu sevindiren an da gelmişti... Evet, tüm ödüller sahiplerini bulmuş; sıkıldığı ve sürekli bunu dolaylı olarak dile getirdiği gecenin sonu gelmişti...
Ödülleri hakedenler mi aldı derseniz; diğer adayların kim olduğunu görmeyenlerin penceresinden bakarsak, bilemiyorum. Bilenlerin penceresinden bakarsak, olabilir de olmayabilir de... Benim penceremden bakarsak ise, ödülü alıp kalkıp gidenlerin gırla olduğu, alkışlamaktan aciz davetlilerinin bolca bulunduğu ve henüz törenin yarısındayken boşalan bir salonun var olduğu bir davet yerine, hiç tören düzenlemeyebilirlerdi de...
Sevgilerimle...
Beklenen Kral
BeklenenKral@gmail.com
---
Ödüller ve Sahipleri
* En iyi kadın oyuncu: Serenay Sarıkaya
* En iyi erkek oyuncu: Halit Ergenç
* En iyi kadın sunucu: Esra Erol
* En iyi erkek sunucu: İlker Ayrık
* En iyi yerli drama: Küçük Ağa
* En iyi küçük oyuncu: Emir Berke Zincidi
* En iyi komedi dizisi: Arkadaşım Hoşgeldin
* En iyi kadın komedi oyuncusu: Binnur Kaya
* En iyi erkek komedi oyuncusu: Tolga Çevik
* En iyi müzik grubu: Duman
* En iyi dizi müziği: Toygar Işıklı - Medcezir
* En iyi dizi yönetmeni: Altan Dönmez - Güneşi Beklerken
* En iyi Türk pop müziği erkek solist: Murat Boz
* En iyi çıkış yapan solist: İrem Derici, Mabel Matiz, Oğuzhan Koç
* En iyi kadın haber sunucusu: Nazlı Çelik
* En iyi erkek haber sunucusu: İrfan Değirmenci
* En iyi yarışma programı: Büyük Risk
* En iyi fantezi müzik kadın solist: Sibel Can
* En iyi spor programı: Maraton
* Türk halk müziği özel ödülü: Zara, Kubat
* En iyi klip: Yalın - Yeniden
* En iyi senaryo yazarı: Eylem Canpolat, Sema Ergenekon - Karadayı
* En iyi magazin programı: Söylemezsem Olmaz
* En iyi kültür-sanat programı: Afiş
* En iyi Türk pop müziği kadın solist: Gülşen
* Yılın Şarkısı: Yatcaz Kalkcaz - Gülşen
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder