Beklenen Kral
Burak Deniz etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Burak Deniz etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

15 Eylül 2017 Cuma

Bizim Hikaye: İlk bakış


Evet, ön yargı kötüdür aslında ama insanın kendini bu duygudan alıkoyamadığı anlar da yok değil. Duyduğun şeye ister istemez bir tepki verirken buluyorsun zira kendini. Ne de olsa o şey, bambaşka ve asla senin tam olarak keyif alacağın şekilde karşına çıkamayacaktır; bundan eminsindir. Zira, gerçekten işin içinde utanmazlıklar vardır… Shameless severek izlediğim bir Amerikan draması. Hastane dramaları dışında, Amerikan dramalarını izlemeyi sevdiğimi pek de söyleyemem ama Shameless kesinlikle istisna. Hem oldukça keyifli hem de ince ince mesajlar vermeyi de ihmal etmeyen kurgusuyla yakaladığı başarı çok da şaşılacak bir şey değil. Ama bu, ülkemiz şartlarına uyarlanma fikri ortaya atıldığında ne düşünülüyordu sorusuna bir cevap vermiyor yine de. Mâlum, aslında Shameless da bir uyarlama. Aynı isimli, 2004 yılı İngiliz yapımı dizinin Amerika standartlarına uyması ve hatta belki de daha 'utanmaz' bir iş çıkması zor olmamıştı da; Bizim Hikaye nasıl bir istisna olacaktı büyük bir merak unsuru taşıyordu…

1 Eylül 2016 Perşembe

Aşk Laftan Anlamaz: Olan kime oluyor gerçekten?..


İnsanın bir şeyler için mücadele edebilmesi bazen çok zor olabilir. Gözüne kestirdiği her hedef, yeni bir hüsranı beraberinde getirebilir. Adım attığı her seferinde, yeni bir yanlışa basabilir. Hiç olmadı, daha büyük acıların içerisine gömülebilir... Neyi, nasıl yaptığının önemi olmuyor bazen. Ne kadar çaba sarf edersen et, boşa kürek çekiyorsundur daima. Zira öyle bir çıkmazın içerisindedir ki, kurtulamazsın kolayca. Yok saysan da çare değil, canının bir parçasını bir kenarda bırakamazsın. Her türlü üzülür, daima yıpranırsın... Murat'ın çaresizliği de biraz böyle. Büyük bir aşka ait olan kalbi, hiç olmayacak birinin esiri konumuna düştü son dört bölümde. Klişelere bezenen birbirinden trajik sahnelerin gölgesinde, olan Hayat ve o'na oldu sadece...

18 Ağustos 2016 Perşembe

Aşk Laftan Anlamaz: Aşka söz geçer mi?..


İnsanın kalbinin atmasını önlemesi ne kadar mümkündür? Mümkün müdür, aşkına engel olabilmesi? Gerçeklerden ne kadar zaman kaçabilir ki, boşa yalanlar savursun? Ne kadar zaman daha susturabilir kalbinin haykırışlarını, atmasını asla önleyemediği gibi?.. İstemediği, beklemediği bir çocuğun babası olacak olmakla bitmiyor Murat'ın başına gelecekler. Ruh hastası bir kadının kocası, kalbinin sahibi Hayat'ın uzağı olacak artık. En azından böylesini plânlıyor. Peki bu konuda ne kadar başarılı olabilir?..

28 Temmuz 2016 Perşembe

Aşk Laftan Anlamaz: Aşkın dile gelemeyişi...


İnsanın aşktan kaçabilmesinin ne kadar zor olduğu mâlumunuz. Platonik de olsa hisleriniz, engelleyebilmeniz de, kalbinizi susturabilmeniz de imkansız. Hele aşık olduğunuzu kabul etmemek gibi bir hataya düşüyorsanız, yandınız. Aşk ateşi daha güçlü içine çeker sizi, daha çok yakar, daha çok terletir. Tam da Murat'ın içerisinde olduğu durum gibi. Aşktan dört dönüyor ama asla belli etmek taraftarı değil düşüncelerini. Kalbi kor olmuş yanıyor, o öylece durmuş sadece tavır yapıyor...

23 Haziran 2016 Perşembe

Aşk Laftan Anlamaz: İlk bakış


Her yanımız romantik komedi ile doldu kabul edelim. İnsan ister istemez, nefes almak için aralık yaratılsın istiyor ve haliyle hepsi de izlerken keyif vermiyor. Burada benim ayrıca söylemem gereken bir itiraf saklı. Ben Aşk Laftan Anlamaz'ın ilk bölümünde gerçekten çok sıkıldım. "Hiç böyle hayâl etmemiştim" diye de sayıklandım durdum. İkinci bölüm için de televizyon karşısına büyük bir korkuyla geçtim. Ama korktuğum bu sefer başıma gelmedi. İlk bölümden daha akıcı ve daha çok kendine çeken bir bölüm vardı karşımızda. Karakterler daha bir oturmuştu. En önemlisi de, dakikalar dolsun diye yazılan 'sıradan' sahneler baygınlık geçirtmiyordu. Böylece, umut da geri geldi. Umarım yarı yolda yeniden bırakıp gitmez tabi...

13 Ocak 2016 Çarşamba

Gecenin Kraliçesi: İlk bakış


Çok uzun zamandır dillendirilen bir proje daha. Onlarca sorun yaşayan, onlarca kez olumsuz diyebileceğimiz olayla haber olan ve yine onlarca kez senaryosu değişen; nadir yapımlardan. Arkasında güçlü Arap ortaklı O3 Yapım olmasa bunca yaşanandan sonra yayına çıkabilir miydi, açıkçası pek sanmıyorum. Ama belki de bu güç olmasa, daha farklı bir hikâye ve daha az sorunla şimdiye çoktan uzunca süredir aramızda olurdu. Bu konuda teoriler de, ihtimaller de bitmez. Lâkin gerçek olan şu ki, bunca uğraşa çok da göz dolduran bir başlangıç izlemedik Gecenin Kraliçesi'nden...