Beklenen Kral
Tuba Ünsal etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Tuba Ünsal etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

18 Nisan 2017 Salı

İçerde: Ölme Melek, biz sensiz ne yaparız?!.


İnsanlar ne sırlar biliyor da, onlarla göçüp gidiyor ardına bakmadan. İnsanlar, gerçekleri bildikleri halde nasıl da susuyor. Nasıl da, bir türlü dile gelmiyor gerçekler. Nasıl da, çaresizce ölüme yürüyor... Dramatik bir giriş oldu değil mi? O kadar çaresiz kaldım ki, bu giriş daha uygunmuş gibi geldi. Öteki türlü, "Melek senin yapacağın işe ben!" diye başlamam gerekirdi yazıya zira. Yahu bir insan nasıl azimle böylesine önemli bir meseleyi, böylesine dramatik bir konuyu sürekli geçiştirir de bir türlü diyemez, "Umut, aslında Mert" diye...

12 Nisan 2017 Çarşamba

İçerde: Geleceğe yatırım...


Sevgi gerçekten çok özel bir duygu. Birinin karşısındakine, karşılıksız sevgi ile yaklaşabilmesi de çok değerli. İnsanın en büyük çaresizliklerinin çözümü dahi sevgide yatar zira. En büyük çıkmazları açar, en büyük olmazları halledilir kılar... Sanırım Celal de bundan sebep hep dört ayağının üzerine düşüyor. Tökezlese dahi asla, ipliği pazara bundan çıkmıyor. Düştüğü anda her daim biri arkasını kolluyor... Gerçekten şanslı adam. Arkasındaki güç de, yadsınamayacak kadar büyük. Peki ne zaman onun için rüzgar tersten esmeye başlayacak? Ne zaman, hak ettiği sonu tadacak?..

5 Nisan 2017 Çarşamba

İçerde: Kullanırsınız belki bunu da...


Adım adım ilerleyebildiğimiz hikâyelerin bir parçası olmayı ne kadar da seviyoruz. Ne kadar da çıkmaz olduğunu bildiğimiz yollara sapıyoruz. Bunu yapıyor, pişman oluyor ama yine de vazgeçmiyoruz. Alışkanlık halini alıyor çünkü, bırakamıyoruz... İçerde için direkt böyle demek ne kadar doğru olur bilemiyorum ama adım adım ilerlediği kısmı çok doğru, takdir edersiniz ki. Bir ölüm izledik, bir de Sarp'ın, annesinin hakkındaki gerçeği öğrendiğini anlamasını. Geri kalan her şey, sonunda kaydı en başa sarmaktan başka bir işe yaramadı...

28 Mart 2017 Salı

İçerde: Artık kardeş olduklarını öğrenseler diyorum...


Uzun zamandır keyifle izlemiyorum İçerde'yi. Düzenli okuyan kimseler var ise bilirler. Hakkında yazmam, hikâyesinin sonunda nereye evrileceğini merak etmemden. Nasıl biteceğini hepimiz biliyoruz elbette ama o gidiş yolları da oldukça önemli. İkinci sezon garantilenmiş göründüğünden, bu sezon sonuna dek pek bir şey olmayacağı da kesin. Tabi Kudret sayesinde, haftalardır aynı döngüleri yaşamaktan kurtulduk. Adam farklı bir aksiyon unsuru oldu dizide. Ayrıca mevcut gidişatı önemli ölçüde etkileyebilecek adımlar da atacak gibi. Füsun'a oldukça değer vermesi ve sözünü dinlemesi de bunun başlangıcı olsun bari...

21 Mart 2017 Salı

İçerde: Öyleyse öldük biz...


Yaprak kımıldamıyor diye bir tabir vardır ya hani, onu da bence rahatlıkla İçerde için kullanabiliriz. Zira sözde fırtınalar kopuyor, tufanlar yeri göğü inletiyor ama biz bir yaprak dahi kımıldadığını görmüyoruz. Bölüm başlıyor ve sonuna geliyor, biz hâlâ aynı yerde duruyoruz. Bir adım atıyor hikâye diye sevinirken, tökezleme ile karşılaşıyoruz. Belli ki ikinci sezona karar verilmiş, biz de sabrımızla sınanıyoruz...

14 Mart 2017 Salı

İçerde: "İçerde misin evlat?"tan, "İçerdeyim evlat"a...


Bir şeylerin artık değişmeye başladığı, biraz olsun ilerleme kaydedilebileceği izlenimi veren bir bölümle ekrana geldi bu hafta İçerde. Kudret'in, Celal'in karşısına geçişiyle bütün dengelerde de değişim başladı gibi. Onun ilk defa, karşısına geçen bir düşmandan böylesine çekindiğini gördüm. Ne olursa olsun, sözüne güvenecek kadar dürüst olduğuna inandığına da. Ondan mütevellit, Celal bu hapis mevzusundan yırtsa da, anlaşılan o ki sonunu Kudret Sönmez hazırlayacak...

7 Mart 2017 Salı

İçerde: Bir arpa boyu yol gidememek...


Bir arpa boyu yol gidememek... Sanırım birisi bana İçerde hakkında bir cümle kur dese, düşünmeden bunu derim. Zira gerçekten ilk bölümden beri, bir arpa boyu yol gidemedik. Her şey ilk bölümde bıraktığımız yerde. Her şey oradan ağrı bize nanik yapıyor ve biz her hafta, bir sırrın açığa çıkacağı ümidiyle kandırılarak, ekran karşısına oturtuluyor; yeni bir hayâl kırıklığı yaşıyoruz. Yeniden aldanıyoruz, yeniden umut etmek için fragman bekliyoruz. Kısır bir döngü içerisinde debeleniyoruz ama kimseye sesimizi duyuramıyoruz. Dizi başladığı ilk bölümden beri ilk defa geçtiğimiz hafta TOTAL'de birinciliği kaptırdı. Bunun ilk ve son olacağından kaçımız emin? Belki bu hafta Uğur Yücel hatırına yine birinciliğini tüm kategorilerde korur. Ancak bu bölümün hezeyanından sonra, bir sonraki hafta birincilikleri koruması ne kadar mümkün olabilir? Elbette hiç...

28 Şubat 2017 Salı

İçerde: Bir ihtimal daha var...


Bir sonuca varmayan olay örgüleriyle dolu dizimizin bir bölümünü daha devirmiş olmanın hüznü içerisinde yazmaktayım bu satırları. Tam, Mert ilk defa tam anlamıyla köşeye sıkıştı diye sevinirken; Sarp'ı ateşin içine atacaklarını kestiremediğim için duyduğum hüzün de ekstrası! Aslında öyle bir ihtimale tutunmamam lazımdı en başında ama tutunmuş bulundum işte. Mert yine bir şekilde aklanabilir de, peki Sarp kamera önünde işlediği bu cinayetten nasıl sıyrılacak? Bak işte orası muamma. Ama bir ihtimal daha var elbette...

21 Şubat 2017 Salı

İçerde: Yok mu bunun bir sonu?..


Kazanmak gibisi yok elbette. Ne olursa olsun galip gelen olmak paha biçilemez bir durum olmalı. Ama bunun kötü de bir yanı var, insan hep kazanmaya alışınca ister istemez dikkatsizleşebiliyor. İster istemez büyük hatalara imza atabiliyor. İster istemez, kendini ele veriyor... Tabi normal dünyada böyle. İçerde evreninde, hiç de öyle değil. Sarp'la Mert'in kardeş olduklarını öğrendikleri ana kadar Celal her türlü kazanacak. Her türlü, sıkıştığı dehlizden kurtulacak. Her türlü kendine yeni bir nefes alanı yaratacak. Ve biz de bu kötünün, finale kadar sürecek olan kazanma serüveninin bir parçası olacağız. O kazanacak, biz saç baş yolacağız...

20 Ağustos 2014 Çarşamba

Ruhumun Aynası: Arşivin tozlu rafları


Klasikleşen dizi kıyımlarından birini izlemek için oturmuştum dün akşam ekran karşısına... Oldukça başarılı bir hikaye ve oyunculukların olduğu Ruhumun Aynası'nın erken finali yayınlanacaktı... Yaz sezonundan, kışa sarkamayacağını tahmin ediyordum ama bu alelacele bitirmeyi anlamakta oldukça zorlandım ben. Elbette bu duruma alışmış olmalıydım şimdiye çoktan. Bugüne kadar kaç ekran kıyımına şahitlik ettiğimi hatırlamıyorum bile zira... O kıyımlardan biri bu sefer, Ruhumun Aynası'nı seçmişti sadece...

23 Temmuz 2014 Çarşamba

Ruhumun Aynası: Hem komedi hem de dram


Yayın hayatına daha çok yeni başlamış bir yapım Ruhumun Aynası... Dün akşam üçüncü bölümüyle ekrana gelen dizinin hikayesi aslında biraz karışık. Terzinin kendi söküğünü dikememesi gibi, kendi ailesi ve ilişkisi her zaman sallantıda olan bir psikiyatrist, evlenecek başka adam kalmamış gibi yıllardır bir dalaverecinin peşinde koşan dedikodu gurmesi yardımcısı ve onların çevresindekilerin başından geçenler anlatılmakta kısaca...

12 Temmuz 2014 Cumartesi

Ruhumun Aynası


Fox TV'nin yaz ekranında yer alan dizi ve programlarıyla ilgili yazı dizime, oldukça sevimli bir mahalle dizisi olan Ruhumun Aynası'yla devam ediyorum...