Beklenen Kral

31 Mart 2017 Cuma

Vatanım Sensin: İyi misiniz siz kuzum?..


İnsanın ne diyeceğini, ne yazacağını bilemediği anlar vardır ya; tam şu an o anlardan birini yaşamaktayım. Çünkü anlamadığım, anlamlandıramadığım bir sürü sahne izledikten sonra oturdum bu satırları yazmaktayım... Bugüne kadar ki en kötü Vatanım Sensin bölümünü izledik, önce onunla başlayayım. Başından, sonuna kötüydü. Sonu ise sadece kötü değil, felaket ve fecaatti de. Ortada bu kadar iyi bir hikaye, mükemmel ötesi oyuncular varken; eğer niyet diziyi bitirmek değilse, bu bölüm gerçekten niyeydi? Neye hizmet etti? Buradan sonra nereye döndüreceksiniz tekeri? Her şey böylesi riskli bir hâl almışken, nasıl sonlandıracaksınız kurtuluş mücadelesini? Yoksa, alternatif bir son mu var aklınızda, nedir?..

28 Mart 2017 Salı

İçerde: Artık kardeş olduklarını öğrenseler diyorum...


Uzun zamandır keyifle izlemiyorum İçerde'yi. Düzenli okuyan kimseler var ise bilirler. Hakkında yazmam, hikâyesinin sonunda nereye evrileceğini merak etmemden. Nasıl biteceğini hepimiz biliyoruz elbette ama o gidiş yolları da oldukça önemli. İkinci sezon garantilenmiş göründüğünden, bu sezon sonuna dek pek bir şey olmayacağı da kesin. Tabi Kudret sayesinde, haftalardır aynı döngüleri yaşamaktan kurtulduk. Adam farklı bir aksiyon unsuru oldu dizide. Ayrıca mevcut gidişatı önemli ölçüde etkileyebilecek adımlar da atacak gibi. Füsun'a oldukça değer vermesi ve sözünü dinlemesi de bunun başlangıcı olsun bari...

27 Mart 2017 Pazartesi

Ekrandan Haberler - 20-26 Mart 2017


Haber Başlıkları
- Paramparça (Final)
- Hayat Şarkısı (Gün değişikliği)
- Aşk ve Gurur (Gün değişikliği)
- Bodrum Masalı (Artık 60 dakika!)
- Kara Sevda (Kadroda yeni bir isim)
- İsimsizler (Başlıyor)
- Kara Yazı (Başlıyor)
- Söz (Başlama tarihi belli oldu)
- Savaşçı (Birinci bölüm tanıtımı yayınlandı)

26 Mart 2017 Pazar

Adı Efsane: Sevmesen daha iyi sanki...


İnsanın sevgisi hem kendine hem de karşısındakine zarar veriyorsa, eğer gerçekten seviyorsa uzak tutar ondan kendini. Çünkü gerçek sevgi budur. Gözünü karartıp, seni istemediği her halinden anlaşılan bir adamın karşısına geçerek aşk itirafı yapınca 'çok seviyor' olmazsın. Olmadı, boşluğundan yararlanıp dudaklarına öpücük kondurduğunda... Sibel'in ki takıntı, geçen hafta da demiştim. Ulaşamadığı o adama karşı beslediği koşulsuz haz. Elde edemediği sürece dizginleyemeyeceği, her daim daha büyük tehlikelere yol açacak bir haz hem de o. Yani Hakan'ın ne yapıp ne edip, Fikret ile konuşması şart...

24 Mart 2017 Cuma

Vatanım Sensin: Sabır dediğin de bir yere kadar..


İnsan bazen gerçekten hayret ediyor. Nasıl düşüneceğini, nasıl bir hâle bürüneceğini bilemiyor. Altından kalkılmaz bir girdabın içerisinde, bir o yana bir bu yana debeleniyor. Ruhu da beraberinde sürükleniyor. İnsan, en büyük karamsarlıklarında dahi kendine aydınlık yaratmayı arzulayan bir varlıkken, nasıl bu kadar kötü olabiliyor? Nasıl bu denli çirkinleşebiliyor? İyiyi oynarken, nasıl bu kadar hain olabiliyor? Ah Eşref Paşa, sana o İngiliz'i getiren kimdi? Böylesi bir adama, hiç sırt dönülür mü?..