Beklenen Kral

22 Ekim 2014 Çarşamba

Yeni Doritos Reklamını Sen Çek, 1 Milyon Dolar Kazanma Şansını Yakala!

2007 yılında Doritos, ABD’deki hayranlarını Amerikan Futbol Ligi’nin sezon finali olan Super Bowl sırasında yayınlanmak üzere kendi Doritos reklam filmlerini çekmeye ve göndermeye davet ederek, kendi Super Bowl fenomenini yarattı. Bu reklamlar, yapan kişinin çektiği şekliyle aynen yayınlandı ve Super Bowl sırasında yayınlanan, tüketicilerin yarattığı ilk reklam filmleri oldu!

Doritos, bu muhteşem organizasyonla sevenlerini 1 Milyon Dolar kazanma şansı ve bunun yanı sıra 1 sene boyunca  Hollywood’daki Universal Pictures Stüdyoları’nda Elizabeth Banks gibi yıldızlarla çalışma fırsatı yakalamaya çağırıyor. 

Unutulmaz Deneyim 

Bu yıl 9. kez düzenlenen Doritos Crash the Super Bowl’u kazananlar, büyük ödül olarak milyonlarca dolar para ödülü ve hayatlarının sonraki aşamalarında da farklı iş teklifleri aldılar. Örneğin; kendi yaptığı “Fashionista Daddy” reklamıyla 2013 yılında Crash the Super Bowl yarışmasında büyük ödülü kazanan Mark Freiburger, “Transformers 4”ün setinde yönetmen Michael Bay ile birlikte çalışma fırsatı elde etti. Mark, bugün büyük bir yetenek ajansı tarafından temsil ediliyor ve Universal ile FOX gibi dünya çapındaki stüdyoların film projelerinde yer alıyor.

Katılma Sırası Sende

Siz de hazırlayacağınız 30 saniyelik reklam filmini  (sözlü ise İngilizce) www.doritos.com.tr ‘de belirtilen teknik özelliklerle hazırlayıp tüm dünyanın beğenisine sunmak için 9 Kasım 2014’e kadar reklam filminizi çekip, rüya gibi bir iş ve 1 Milyon Dolar sahibi olmak için geri saymaya başlayabilirsiniz!

Katılım koşulları ve tüm detaylar için www.doritos.com.tr’yi ziyaret edebilirsiniz.

Bir boomads advertorial içeriğidir.

Galip Derviş: Üçüncü sezon


Aylarca merakla beklediğimiz Amerikan dizileri gibi, beş aylık uzun bir aranın ardından Pazar akşamı üçüncü sezonuna merhaba dedi Galip Derviş... Merakla bekledim diyorum ama diziyi Pazar gecesi değil de, dün gece yazıyı kaleme almadan hemen önce oturup izleyebildim... Bu arada uzun uzudıya süren dizilerden artık gerçekten illallah ettiğimi de fark ettim... Kısa ama o kadar dokunan bir bölümdü ki, "ne yani diğer dizilerimizde dertlerini böyle sürelerde anlatamaz mı sanki?" diye iç geçirmedim değil. Kısa diyorum da yine reklamlar hariç 60-70 dakika sürdü bölüm. Bu bile normal şartlarda oldukça uzunken, neden 40-45 dakikalık kısa ama vurucu diziler çekemiyoruz gerçekten merak ediyorum...

21 Ekim 2014 Salı

Ulan İstanbul: Hayati'nin imtihanı


Yine çetrefilli, komik, heyecanlı ve bol ele yüze bulaştırmalı bir bölümdü dün akşam izlediğimiz, on sekizincisi... Bölümün sonunda, yaratılan kurgu ağı sayesinde her şey birbirine o kadar mükemmel bağlandı ki etkilenmemek elde değil, Uğraş Güneş'in kaleminden... Lafı daha fazla uzatmayayim ve başlayalım bölümün analizine...

20 Ekim 2014 Pazartesi

Kiraz Mevsimi: Öykü'nün kaybedişleri


Çok sinirlendiğim geçen bölümün ardından, aslında yazmamaya niyetliydim bu bölümü. Galip Derviş yeni sezona başlayacakken hazır, pazartesi günü için onu yazarım diyordum ama yine bir ton saçmalık olsa bile analizlere devam kararı aldım. Galip Derviş de çarşamba gününe kaldı. Malum yarın da Ulan İstanbul'un analizi var-yazar burada reklam yapıyor-. Nerede kalmıştık, hah! Kiraz Mevsimi diyordum... Ah senaristler ah!.. Dizi dün akşam yayınlanan on beşinci bölümüyle ekrana geldi ve başından sonuna sürekli değişen dengeleriyle sistemimi, alt-üst etti...

17 Ekim 2014 Cuma

Aramızda Kalsın: Hatçik ve Battal'ın inadı


Hatçik'in büyük bir hataya imza atıp Battal'la Eğin'e gitmesi sonrası, kısa sürede bir şeylerin dank edip geri geleceğinden emindim de; bu kadar çabuk olmasını beklemiyordum... Ama iyi ki erkenden geldi... Zira vazgeçilmezi olarak evin, resmen tadı tuzu kalmamıştı sadece bir bölümlük yokluğunda bile... Aramızda Kalsın, her karakterini ayrı sevdiğimiz bir dizi -Behiye hariç!- malum ve böyle olunca da yokluk hissi koyuyor ister istemez... Ne olacak, Battal olsun iç güveysi işte... Ne de yaraşır ona, aman aman...