Beklenen Kral

4 Ekim 2016 Salı

İçerde: Derine saplanmaktan kaçınmak...


Bir insan sevdikleri için ne kadar büyük risklerin içerisine girebilir? Ne kadar mücadele edebilir ya da ne kadar süre en derine batmadan geçmişini çıkartmaya çalışabilir? Ve başarabilir mi gerçekten, mücadele ettiği her şeyi kazanabilir mi en sonunda? Yoksa boşuna mıdır tüm çabası. Bir hiç uğruna mıdır mücadelesi?.. Sarp için olayın kısa özeti tamamen bu. Şuan öyle bir gidişatın içerisinde ki ne gerisin geriye dönebilir ne de gözünü karartıp daha derine dalabilir. Ne yok sayabilir gördüklerini, duyduklarını, bildiklerini ne de olmamış gibi davranabilir geçmişi. İşi gerçekten çok zor ve her bölüm başka bir sınanma kapısında bekliyor. O şimdilik her birini kapıda, hoş geldin diyerek karşılıyor ama elbet bir yerden sonra tak edecek canına. İşte o zaman karanlık tarafa mı geçmek gerektiği sorusu çıkacak karşısına. Yani en derine, bir daha yüzeye ulaşamayacağı kadar dibe. Ve vereceği karar her şeyi tümden değiştirecek sonrasında...

3 Ekim 2016 Pazartesi

Ekrandan Haberler - 26 Eylül-2 Ekim 2016


Haber Başlıkları
- Hayat Sevince Güzel (Final)
- Seviyor Sevmiyor (Önemli bir ödül)
- İlişki Durumu: Evli (Başladı)
- Cesur Yürek (Başlangıç tarihi netleşti)
- O Ses Türkiye (Başladı)
- Para Bende (Başladı)
- Duymayan Kalmasın (Başlıyor)
- Gelinim Sensin (Başlıyor)
- Beyaz Show (Format değişikliği)

29 Eylül 2016 Perşembe

Kara Sevda: Her şey sil baştan, acılar en baştan!

Konuk yazar: DiziBağyan


Unutmak bazı şeyleri... İç organların parçalanırcasına acı çekmek. Çektikçe tükenmek... Tükendikçe vazgeçmek. Nereye kadar yaşamak? Tehditlerle? Ömür boyu? Çıkış yolu olmadan... Üstelik kimsen de yok. Yapayalnızsın... Tek başına... Koca şehre sığamıyorsun... Kaçıp gittiğin her yolun sonu çıkmaz sokak. Boğuluyorsun... Nefes almaya çalıştıkça göğüs kafesin ağrıyor.. Yutkunamıyosun... Belki de uyusan geçecek... Rüya görmekten korkuyorsun ya da o rüyanın gerçek olamamasından. Uyuyamıyorsun. Tekrar başa dönüyorsun...

28 Eylül 2016 Çarşamba

Hayat Şarkısı: Aşktan pişmanlık duymak...


İnandığın şeyler uğruna mücadele ediyor olmanın verdiği mutluluk, kaybedeceklerinin hesabını yapmana her zaman engel olur. Zira inandığının sana verdiği o mutluluk, bambaşkadır ve bir şekilde çıkar yol bulabileceğine inanırsın. Olmadı birileri yardım eder, düzlüğe çıkarsın. Günün sonunda kaybeden olsan bile pişmanlık duymaman da ayrıca önemlidir. Zira inancın da her şeyden önemlidir... Burada o inanç, Hülya'nın çocukluğundan beri kalbinde taşıdığı aşk. Geri kalan her şeyse, o aşk uğruna yaptığı yanlışlar. O zaman kolay gelen her şey, şimdi başka bir zorluğu beraberinde getiriyor. Peki pişmanlık duyar mı Hülya? Asla, yine olsa yine yapar her birini...

27 Eylül 2016 Salı

İçerde: Güvendiğin dağlara ya kar yağıyorsa?..


Neyin mücadelesini verdiğinden eminsen, daha sağlam kafayla ilerlersin yolunda. Karşına çıkan engelleri de birer ikişer geçersin. Ardına dahi bakmana gerek kalmaz; günün sonunda kazanan olup geride bıraktığın herkesi ve her şeyi mutlu edeceğini bilirsin... Peki ya tam tersi olursa? Doğru bildiğin her şey baştan aşağı yanlışsa? Güvendiğin, inandığın, yanında durduğun, onun için her tehlikeye gözü kapalı atladığın kişi aslınsa düşmanınsa? Ardına baktığında kazandım diyebilir misin o zaman? Aştığını düşündüğün engellerin her birinin aslında senden çalınanların üzerine kurulmuş bir dünya olduğunu görebilir misin? Peki ya görürsen, nasıl ayakta durabilirsin?.. Sarp bir intikam oyununun içerisinde ve safı oldukça sağlam. Günün sonunda kazanan olmaması imkansız. Ama Mert'in gerçek bildiği yalanlarla nereye kadar devam edeceği meçhul. Güvendiği dağlardan aşağı her gün yeni bir çığ iniyor haberi yok. Ne kadar daha kendini kullandırır bilmem ama gerçeği öğrendiğinde dizinin en tehlikelisi o olacaktır...