Evrim Akın ile Ev Kuşu - Beklenen Kral

21 Temmuz 2014 Pazartesi

Evrim Akın ile Ev Kuşu


Elini hangi işe atsa, bir komedi unsuru çıkartmaması imkansız. İçerisinde olduğu bir yapımın, kötü olsa bile onunla çekilebilir kılındığı ise bir gerçek... Kimden mi bahsediyorum?. Evrim Akın'dan... Bugüne kadar ekranlara komedi ağırlıklı rollerle gelmiş olan Evrim Akın'ın, içerisinde olduğu son proje; Ev Kuşu...

Komik kadın vesselam
Öyle klasik; gezmeceli, çekmece, dolap karıştırmacalı bir format. Aslına bakarsanız, gayet de sıradan bir format. Zira, magazin programlarının reyting için ellerindeki en büyük kozlarından birisidir; ünlü evi ziyaret etmek. Ya programın sunucusu, ya ünlülerin en çok tanıdığı magazin muhabiri ya da kanalın magazin müdürlerinin ellerinden öpen bir iştir bu. Aşağısı pek kurtarmaz çünkü; evlerini, daha doğrusu özellerini açmak için ünlülerimize. Avrupa Yakası'nda yıldızı parlayan, Evrim Akın'ın sunumuyla böyle bir programın yayınlanacağını duyduğumda, en çok kanalın magazin programını üstlenen yapımcı şirketin üzüleceğini düşünmüştüm. Ellerindeki en büyük kozlardan birisi, artık haftada iki gün yayınlanan bir programa konu olmaktaydı ve güçlü de bir alternatif olabilirdi kendilerine. Zira, Evrim Akın'ın bu programı komedi unsurunun içinde çokça olduğu bir halde sunacağını tahmin etmek, kimse için zor değildi. Tabi daha sonra öğrendiğim; kanalın magazin programlarıyla aynı yapım şirketinden çıkma bir iş olduğuydu, Ev Kuşu'nun... Kendi kalelerine gol, ilginçmiş...

Evrim Akın'ı daha önce başka bir yarışma formatında izleme imkanı bulmuştum. Yani, oyunculuğu dışında bu işlerde de nasıl olabileceğini göstermişti. O programsa, en az onun kadar komik olan ve ağzından çıkan her kelimeyle yüzümüzde bir gülümseme bırakan ve birkaç yıl önce büyük bir bilinmezlikle(!) aramızdan ayrılan Defne Joy Foster'ın sunduğu; Uzman Avı'ydı. Ondan sonra yerini aratmayacak birisi olarak; Evrim Akın seçilmişti. Tv8'de yayınlanan programın başlarında, biraz sorunlar vardı; özellikle kendisinin yaklaşımlarında ama onun da zamanla üstesinden gelmeyi başarmıştı. Yani, Defne Joy Foster'dan aldığı bayrağı en iyi şekilde taşımaktaydı... 

Programın dinamikleri
Nihayetinde, Ev Kuşu; 22 Şubat'da yayın hayatına başlamıştı. İlk programında evine konuk olduğu isim; İnci Türkay'dı.. Daha sonra ise sırasıyla yazamayacağım ama aklımda kalanları sıralarsam; Safiye Soyman, Oya Aydoğan, Nadide Sultan, Armağan Çağlayan, Ceylan, Erol Büyükburç, Çılgın Sedat, Yasemin Allen, Selahattin Alpay, İsmail Türüt, Sezer Açıkalın... vs. gibi çokça kişinin evine konuk olmaya başladı. Şaşırtmadığı üzere, durum sadece ev gezmesinden ibaret değildi. Birincisi, kendi bestesi var!. Ama ne beste... Sözleri, tam da şöyle; "Merhaba canım, merhaba tatlım; nasılsın canım, iyiyim tatlım." Böyle saçma geldi dimi?. Bir de şunu izleyin...

İkincisi ise ortada kameramanlardan, yapım ekibine kadar uzanan geniş bir liste var, onun uğraşması ve didişmesi için hazırda bekleyen ve o da bunu çok güzel bir şekilde kullanmakta. Yani sadece onu çeken iki cihaz yok yanında; Özleyiş ve Metin var. Arada aynalara yansıyan simaları dışında göremiyoruz onları ama Akın, hiç unutturmuyor varlıklarını... Programı tek başına sunuyor gibi görünse de, tek sunmadığını gösteriyor bizlere aslında böyle yaparak... Gittiği evlerde verim alamadığı ünlüler olursa da, onlardan besleniyor; vampir gibi!. Böyle okuyunca çok acımasız gibi durdu ama kısa süre önce; The Vampire Diaries'i başından itibaren izlemeye başladım da, üzerimde kurduğu etkiyi, bir yerden fire vermem kaçınılmaz oldu. Kötü anlamda kullanmadım yani. Hem neden alışılagelmişin dışında, vampirler kötü olsunlar ki?. Sülükler kirli kanı temizliyor diye yüzyıllardır tıpta dahi kullanılmıyor mu?.. Onların da varoluş amacı kirli kanı temizlemektir belki. Tüm kanı çekip höpürtettikleri de neden bir efsane olmasın ki?.. Evet, farkındayım durumum iyi değil. Günde 5 bölüm, fazla doz etkisi yaratıyormuş demek ki... Konumuza dönüyorum...

Rakipsiz olmaz tabi...
Programın ilk yayınlandığı zamanlarda bir rakibi de vardı bu arada. Ev gezmeli programların moda olduğu bir dönem yaşıyorduk anlayacağınız. Diğer program da, Kanal D'de Nazlı Ilıcak'ın sunduğu; Nazlı Ilıcak ile Pazar Gezmesi idi. Ve aşırı derecede sıkıcıydı. Gittiği isimler, Evrim Akın gibi bin de bir popüler değil; hep popüler isimlerden seçilmekteydi ama Nazlı Ilıcak ağır ve donuk sunumuyla Katy Perry'nin evini gezse, izlemek için kasmak gerekirdi. Nitekim reytinglerde fark büyük ölçüde açılmaktaydı... Hatta şöyle diyeyim, Show TV'nin bir dönem yüksek reyting alabildiği tek yapımı; Ev Kuşu'ydu...

İstenmeyen bir veda
Malum, Show TV karanlık bir dönemden geçti. Borç batağına düşen kanalın daha sonra TMSF'ye geçmesiyle yaşadığı hezimet katlanarak artmaktaydı. Yine sonra kanalı Ciner Grubu satın aldığında, biraz toparlamış gibiydi ama o zaman da  kanal, yanlış seçimler ve kararlar nedeniyle düştüğü bataktan çıkamamaktaydı. Yüksek reyting getiren tek işi de, Ev Kuşu'ydu. Ama o kuşun da başı yenmek üzereydi... Zira, kanalın eski sahibi, Erol Aksoy'un İdare mahkemesine açtığı davada yürütmeyi durdurma kararı çıkmıştı ve kanal Ciner Grubu'ndan yeniden TMSF'nin şefkatli(!) kollarına geçmişti. Bu süreçte de, kanal yönetimi bütçe kısmak zorunda kaldığından; içerisinde Ev Kuşu'nun da olduğu ve hepsi aynı yapım şirketine ait olan beş programı yayından kaldırmıştı. Hatta öyle ki bu yayından kaldırmalar sonrasında yapım şirketi; 72 çalışanıyla yollarını ayırmak zorunda kaldığını duyurmuştu, bir basın bülteniyle... Yok yere onca kişi ekmeğinden olmuştu yani...

Beklenen geri dönüş
Peki ben neden, bu ana kadar program sanki halen devam ediyormuşçasına bir dil kullandım?.. Olaylar daha sonra yeniden değişmeye başlamıştı da ondan... TMSF açılan ve kazanılan bu davanın aleyhine yeni bir dava açtı ve bu davayı da kazandı. Bunun üzerine, kanalı yeniden Ciner Grubu'na iade etme kararı alındı, TMSF yönetimi tarafından. Kanalın yeniden Ciner Grubu'na geçeceği haberleri sonrasında da güzel bir haber; daha doğrusu twit gelmişti Evrim Akın'dan. Twitte programın kaldığı yerden, cumartesi ve pazar günleri yayınlanacağı yazmaktaydı. Yani yanlış bir karar, ipten geri dönmüştü. 


Gittiği ünlülerin birçoğu, aslında ünlü olmasa da; Ev Kuşu, Evrim Akın'ın şahane sunumuyla kesinlikle kaçırılmaması gereken bir yapım. E, madem yeniden başlıyormuş; hafta sonu kumandalarımızı elimize alıp, izlemeye koyulalım...

Sevgilerimle...
Beklenen Kral

BeklenenKral@gmail.com

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder