Beklenen Kral

8 Haziran 2017 Perşembe

İçerde: Siz efsanesiniz...


Kötü olmayagör, ayağına gelen fırsatın ardı arkası kesilmez. Yapacağın fenalıklar sıra sıra ipe dizili seni bekler... Kötülük böyledir; hiçbir utanman olmayınca yapacağın şeylerin de sınırı olmuyor. Sergileyeceğin fenalıklar haz veriyor ama insanlıktan çıktığını anlaman imkansızlaşıyor. Son anda fark ettiğindeyse, iş işten geçmiş oluyor. Hiçbir şey bozulanı düzeltmeye yaramadığı gibi, düştüğün oyuk daha da derin oluyor... Celal için de artık bunu bekliyorum ben. Artık kaybetmesi gerektiğini, o zamanın geldiğini düşünüyorum. Bir karakterin, hele de sıradan bir kebapçının bu kadar dört ayağı üzerine düşmesini hayatın doğal akışına ters buluyorum. Evet, kötülükte sınır yoktur. Ama hep mi amacına ulaşır? Hep mi, başarır? Yok artık!..

7 Haziran 2017 Çarşamba

Hayat Şarkısı: Onlara çok iyi bak olur mu?..


Bazı yaralar vardır, kapanmaz. Bazı özlemler vardır, hiç dinmez. Bazı diziler vardır, bitse de unutulmaz... İnsanın çok bazısı olur hayatı boyunca, hepsi iyi olmaz belki ama iyi olanlar da beynin en güzel yerinde saklı kalır. Hatırına geldiğinde, yüzünün bir anda gülmeye başladığını hissedersin. Sanki kasların senden bağımsız, bunu yapıyormuş gibi. Zaman olur, gözlerin dolar. Sanki göz pınarların, bir anda sonuna kadar açılmış gibi. Kalbin atar ama yanar da. Hele de burnunda özlem tütmeye başlarsa, aman aman... İşte, onlardan birisi şüphesiz ki Hayat Şarkısı olacak hayatımda. Çok dizi izledim, çok dizi yazdım ama benim için özel olan birkaç diziden birisiydi şüphesiz ve mutlu bir sonla veda etmesine çok sevindim. Bir an cinnet getirmek üzereydim, hatta şuan bile o aks çok mu gerekliydi diye düşünmekteyim lâkin, son kertede olana odaklanmak istiyorum. Hülya ben seni çok özleyeceğim...

6 Haziran 2017 Salı

Söz: İstemiyor seni anla...


Ölüm, en çok geride kalanlar için ağır. En çok, onlar için acılı. En çok onlara düşer çünkü sancısı... Ölüm, geri dönüşü olmayan bir bilinmezlik; sonsuzluğun da başlangıcı... Ölümü sevmek, aslında daha çok ölümden korkmanın tezahürüdür. Ölüme özlem duymak, ölmemek için yaşama tutunmaya çalışmaktır. Ölmek, yok olmaktır çünkü. Çünkü kimse, yok olacağını bile bile ölmeyi istemez... Kurtdereli de istemezdi muhtemelen. Eşi, daha yeni Beşiktaş forması aldığı biricik oğlu ve tüm ailesinden ayrılmak da. Ama hayat, biz plânlar yaparken başımıza gelenlerden başka bir şey değil. O da bambaşka plânlar yaparken, ölüme gitti. Peki başka çaresi yok muydu?..

5 Haziran 2017 Pazartesi

Ekrandan Haberler 29 Mayıs-4 Haziran 2017


Haber Başlıkları
- Hayat Şarkısı (Final)
- Vatanım Sensin (Sezon finali)
- İçerde (Finale son üç)
- Bodrum Masalı (Direkten döndü)
- Muhteşem Yüzyıl Kösem (Kadroda bir ayrılık, üç yeni isim)
- Anne (Kadroda bir ayrılık)
- İsimsizler (Kadroda bir ayrılık)
- Kalp Atışı (İkinci tanıtım yayınlandı)
- Dolunay (İlk tanıtım yayınlandı)
- Ateşböceği (İlk tanıtım yayınlandı)
- Kanatsız Kuşlar (Üçüncü tanıtım yayınlandı)
- İki Yalancı (Yeni dizi)
- Rüya (Yeni dizi)
- Çocuklar Duymasın: Güç Uyanıyor (Yeniden başlıyor)
- Mahallenin Muhtarları (Yeniden başlıyor)
- Behzat Ç. (Yazın çekimleri başlıyor)
- Çağatay Ulusoy, Netflix'in ilk Türkçe dizisinde olacak iddiası
- Çarkıfelek (Yeniden başlıyor)
- Güldüy Güldüy Show Çocuk (Yeniden başlıyor)

4 Haziran 2017 Pazar

Adı Efsane: Dert yumağı...


Karşısındakinden öç almak için oyun oynayabilir insan. Kendini ifade edebilecek başka bir şey bilmiyor olabilir çünkü. Gücünün, şımarıklığının yansıması bu olabilir. İlla ki can acıtmak istiyor da olabilir. Ama bu gidip de, en ağır taktiği uygulamayı gerektirir mi? Gözünün bu kadar dönmesi, normal midir? Genç yaşına verilip de, Kıvanç'ın yaptığı masumlaştırılabilir mi yani? Babasının, kendisine yapılanın öcünü böyle mi alacak? Peki, aslında babasının annesini aldattığını öğrendiğinde ne yapacak? Bu saatten sonra, Kıvanç sırf sempatikliğiyle nasıl ekrana sığacak? Ben sığdırmakta zorlanacağım şahsen, üzgünüm...