Arkadaşım Hoşgeldin'in Bu Haftaki Azizliği - Beklenen Kral

6 Haziran 2014 Cuma

Arkadaşım Hoşgeldin'in Bu Haftaki Azizliği


Arkadaşım Hoşgeldin'in diğer versiyonu olan Komedi Dükkanı'na hep mesafeli davrandım ve açıkçası sadece birkaç bölümünü seyrettim. Kanal D'de başlayacağını duyduğumda, sanırım Ezgi Mola'dan sebep bir heyecan yaptım ve merakla beklemeye koyuldum başlamasını. Nihayetinde, yılbaşı gecesi yayınlandığında deyim yerindeyse hastası oldum ve daha sonraki haftalarda hiç kaçırmadım...

Tolga Çevik ve Ezgi Mola şahaneler, yönetmen Fırat Parlak diksiyon problemleri(!) dışında çok iyi, minik yani Özer Atik deseniz; hem sesi hem de piyanoya hakimiyeti ile kendine hayran bırakıyor.. Ama işte büyük bir handikap olan konuk seçimi, bazen koskoca bir bölümü mahvedebiliyor...

Daha öncesi için buna örnek, Şenay Akay'ın katıldığı bölümdü; sürekli gülmekten ve hiç bir şey anlamayan ifadeleriyle, açıkçası akışı ve performansların devamlılığını büyük ölçüde düşürmüştü.. Aklımda bu şekilde sayabileceğim  başka bir isim de yoktu; ta ki düne kadar...

Perşembe akşamları aynı anda ve çakışan birçok yapımı daha takip ediyorum ve bu sebeple de Arkadaşım Hoşgeldin ve Güldür Güldür Show'u (Show TV) kaydediyorum; Aramızda Kalsın (Star TV) bittikten sonra da Arkadaşım Hoşgeldin'i izlemeye koyuluyorum... Bu kayıt özelliğinin en sevdiğim yanlarından birine reklamlar dışında da tanıklık edeceğimi bilmeden, kayıt menüsünden Arkadaşım Hoşgeldin'i açtım ve Aramızda Kalsın biraz geç bittiğinden, normal akışın 50-60 dk. gerisinden programı izlemeye başladım... Başladım başlamasına ama ilk konuğun Atilla Taş olduğunu öğrendiğimde, sadece reklamlarda kaydı öne almayacağım da içime doğmuştu... Sürekli Tolga Çevik ve Ezgi Mola'dan rol çalmalar, Fırat Parlak'ın her söylediğini kendisine yormalar, Tolga ve Ezgi'yi konuşturmamalar derken, kaydır kaydır baktım normal yayın akışına gelmişim... Allahtan, tam o an Atilla Taş'ı selamlatıyorlardı da; büyük bir "ohhh" çektim... Bu öne çıkma hevesi, komik olduğunu sanma gafleti nedendir; bilemiyorum ama çok rahatsız edici duruyor ekrandan bakıldığında. Muhtemelen, kendisi de izlediğinde sergilediği performansın ne kadar rahatsız edici olduğunu farketmiştir. Ama reklamın da iyisi kötüsü olmaz malum... 

Ne yazık ki, normalde bayılarak izlediğim programın ilk bölümü kaydırmalarla geçmişti... Ağzım kulaklarımda olması gereken ben, bu sırada programın konuk koordinatörünün bu seçimi yüzünden somurtmaktaydım!..

İkinci bölümdeyse, Banu Alkan'ın o kendini "tanrıça" sanan hallerinin seyredilesi olabileceği izlenimiyle reklamın bitmesini beklemeye koyuldum. Atilla Taş'ta kaydır kaydır, kaydıracak kayıt kalmadığından 10 dakikaya yakın reklam izlemek zorunda kalmıştım, evet!.. Neyse, reklam bitmiş ve ikinci bölüm başlamıştı. Pek tabi Tolga Çevik ve yönetmen Fırat Parlak'ın atışmaları olmadan bölüm başlayamazdı. Yine, Fırat Parlak'ın her lafını gediğine koyan Tolga Çevik, hem seyirciyi güldürmeyi başarmış hem de, Parlak'ın kapak koleksiyonuna yeni parçalar eklemesine vesile olmuştu... Birinci bölümün konusundan dahi bahsetmedim ama yukarıdaki fotoğraftan anlamışsınızdır zannediyorum; Taş Devri'ndelerdi ve tekerleği icat edecekti Tolga Çevik... Kaydırmaktan kaçırdım, icat edebildi mi bilemiyorum... İkinci bölümde ise, Barones Banu Alkan kendisine bir koca seçecekti ve Tolga Çevik'te eşi olabilmenin mücadelesini vermekteydi... Ezgi Mola'da, Arap bacı kalfa kıvamında ama sadece yüzü siyaha boyanmış bir halde Barones'in yardımcısını oynuyordu... Nitekim, Barones diğer adayları beğenmemişti ve Tolga Çevik'te karar kılmıştı.. Sonraki maceraları da görülmeye değerdi... Oldukça ateşli bir kadın olan(!) Banu Alkan'ın ateşini har vurup harman savurması, Tolga Çevik ve Ezgi Mola'yı çok utandırdıysa da durum böyleydi... 

İlk bölümü sıkıntıyla geçen program, ikinci bölümüyle durumu kotarmıştı... Sanıyorum ikinci bölümde de konuk azizliğine uğrasalardı, seyirciye bilet paralarını iade etmek zorunda kalırlardı... 

Sonuç olarak; ne kadar başarılı olunursa olunsun, doğru bir konuk seçimi yapılamadığında, bir hezmimetin yaşanılması kaçınılmaz oluyor. Umalım da bundan sonra konuk sanatçı seçimlerinde, konuk koordinatörleri daha titiz davransınlar...

Sevgilerimle...
Beklenen Kral

twitter.com/BeklenenKral

BeklenenKral@gmail.com

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder